Günlerce kamuoyunun gündeminden düşmedi. Yazılı ve görsel basında köşe yazarları bu yaşananlara çok ağır eleştirilerde bulundular. Buradaki en önemli sorunlardan biri, Aksaray Mehmetçik İlkokulu’nun müdürü diye geçinen o şahıstır. Böyle insanların nasıl öğretmen, okul müdürü olduğunu anlamak mümkün değil.

Bu nasıl bir eğitimcilik anlayışıdır? Orada, otizmli çocuklarımızı yuhalayan anne-babalar da hayat fakirleridir. ‘Okuldan atın’ İstedikleri kadar eğitimli olsunlar, istedikleri kadar varlıklı olsunlar; insan olamamışlar. Bu da onların cehaletinden ve vicdan yoksunu olmalarından kaynaklanıyor. Zaten cehalet kötülüğü, kötülük de cehaleti besler. Bu ebeveynler ne yazık ki her ikisine de sahip. Tabii bu ilk örnek değil. Daha önce defalarca bu sütunlarda yazdık. Bir engelli çocuğumuz kaynaştırma eğitimi çerçevesinde bir okula gider, birkaç hafta sonra kendini bilmeyen birkaç anne-baba okula giderek, “Çocuklarımızın morali bozuluyor.


Bu engelli çocuğu okuldan atın” derler. Eğitim eksikliği Bu satırların yazarı 20 yıl yürüyüp oturamayan, çok zeki bir ağabey ile beraber yaşadı. Bugün hâlâ o engelli ağabeyinden öğrendiği insanca davranışları, hayatta pes etmemeyi ve şükretmesini öğrendi. Defalarca söylediğimiz gibi, bu konuda ülkemizin en büyük eksikliği eğitim.

Batıdaki ülkelere baktığınızda engelliler ile ilgili bilgiler, yapılması gerekenler daha ilkokul birinci sınıfta öğretmenler tarafından öğrencilere anlatılıyor. Onlar da büyüyüp belli yaşa geldikleri zaman, ülkemizde yaşanan engelsiz çocuk anne-babaları gibi insafsızca davranmıyorlar. Görev Milli Eğitim Bakanlığı’nın Özellikle bu okulun müdürü ile ilgili hukuken ne gerekiyorsa o yapılmalı.

Engelli çocukları arka kapıdan alacaksın, teneffüste diğer çocuklarla bir araya gelmemesini sağlayacaksın, sonra da akşamları evine gidip rahat bir uyku çekeceksin. O otizmli öğrencileri yuhalayan engelsiz çocuk anne-babalarını biz de buradan yuhalıyoruz. Allah onları ıslah etsin.

Bir gün bu insanların başlarına benzer olaylar geldiğinde, pişman olurlar ama iş işten geçer. Her zaman yazıp söylediğimiz gibi bu konuda en büyük görev Milli Eğitim Bakanlığımıza düşüyor. Okullarda bu konuda verilen bilgiler yeterli değil. Bunun için yeni bir çalışma programı yapılıp hiç değilse bizden sonraki nesillerin böyle insanlık dışı davranışlarına engel olabiliriz.

ERZURUM 2026

2026 Olimpiyat ve Paralimpik Kış Oyunları’na Erzurum’un aday adaylığının dahi kabul edilmediği spor çevrelerince biliniyor. Bu konuda uyarı yazıları yazdık ama derdimizi anlatamadık. Erzurum Milletvekili Prof. Mustafa Ilıcalı ülkemizi zor durumda bıraktı.

Ve bu yazılarımızdan sonra da bize Twitter üzerinden cevap verdi: “Türkiye’ye karşı siyasi oyunlar oynanıyor. Erzurum’un 2026 Kış Oyunları’na kabul görülmemesi de bunun bir örneğidir.’’ Ve bize hitaben, “Hadi gelin birlikte 2030 için hazırlanalım” diye de bir mesaj paylaştı.

Onu da anlamadık. Biz kimiz? Ayrıca siz hangi sıfatla 2030 Olimpiyat ve Paralimpik Kış Oyunları’na hazırlanacaksınız? Bunun ülkemizdeki başvuru yetkisi Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi’ndedir (TMOK). Bu konuda son sözü de olimpiyatların yapılması dahil, Türkiye Milli Paralimpik Komitesi (TMPK) söyler. Paralimpik oyunları olmadan da olimpiyat oyunları olmaz.

KOCAÖMER DERLER ADINA

Seviliyor sayılıyor
Binbir zorluğu aşıyor
Engelsiz yaşamak için
Gece gündüz çalışıyor
Engelleri yıktı yere
Tahtı kurdu gönüllere
Engellilerle el ele
Sevgisi benziyor sele
Yufkadan olmuş yüreği
Durmaz gider hep illeri
Sevgiyle uzanır eli
Engelliye sürer merhemi
Engellilerle birlikte
Güzel günler ve dirlikte
Engelsiz bir dünya için
Çalışıyor bizim için
Kocaömer derler adına
Diler engelsiz hayatı
Sevgi dolu dünya için
Olur dünyada muradı

Servet BARDAK

YARDIM ELİ UZATIN

Yüzde 86 engelliyim. Askerlik yaparken rahatsızlandım. Hayatta kimsem yok. Şu anda malulüm. Yardımseverlerden destek bekliyorum. (İsim adres bizde saklı) Tel: 0531 393 01 44

MEKTUP VE KITAP YOLLAR MISINIZ?

* Eski bir polis memuruyum . 7 yıldır cezaevindeyim. Daha uzun bir zaman buradayım. Kitap ve mektup ise en iyi dostum. Kitap göndermek ya da mektup arkadaşlığı yapmak isteyenlerden haber bekliyorum.

Mirza Nazar T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu B 9 Koğuşu Menemen / Hatundere /İzmir

* Yalnızlık dayanılmaz oluyor. Mektupla diyalog kurabileceğim herkese sesleniyorum. Lütfen bana mektup yazın.

Harun Oğuz F Tipi 2 no’lu İnfaz Kurumu C-13 56 Oda Kocaeli / Kandıra

* Benim gibi kendini yalnız hissedenlerden mektup yazmalarını istiyorum.

Süleyman Demirel E Tipi Kapalı Cezaevi C-12 Oda / Antalya

* 3 senedir cezaevindeyim. Okuduğum kitaplardan isteyenler olursa gönderirim. Kitap gönderecek arkadaşlar varsa sevinirim. Mektup arkadaşı da olabiliriz belki.

Mustafa Kemal Turgut A-10 Koğuşu Akhisar / Manisa




Yazının gazete görünümü için Tıklayınız...



                                                                                                      18.11.2019 Posta Gazetesi