İbrahim Kutluay

Spor alanında son yıllarda ülkemizin yetiştirdiği en önemli yıldızlardan biri olan Ülker Spor’un başarılı basketbolcusu İbrahim Kutluay ile mini bir söyleşi yaptık. Kendisi ‘engelli olmadığını düşünen’ kişiler dahil, tüm insanlara anlamlı mesajlar vererek, bu bölümümüze ayrı bir renk kattı.

- Sayın Kutluay, kısa bir özgeçmiş mahiyetinde kendinizden bahseder misiniz?

7 Aralık 1974’te İstanbul’da doğdum. Tipik bir yay burcuyum. Babam, annem ve kız kardeşim Özlem, benim dünyada en çok sevdiğim varlıklarımdır. Kendime gelince dürüst, sevecen, yardımsever, esprili, arkadaşlık ve dostluklara değer veren, disiplinli, çok çalışan, iyi giyinmeyi seven, İskender Kebabına düşkün, 1.97 boyunda ve 95 kiloyum. En nefret ettiğim şey ise insanların yalan söylemeleri...Sanırım bu kadarcık kendimi anlatmam yeterli olmuştur.

-Spor, ailenin tercih ettiği bir uğraş denebilir mi? Küçük yaşlarda başlanması kariyeri % 100 etkiler mi?

Ben daha çok futbolu severdim ama boyum günden güne uzamaya başladığından, hiç unutmam, henüz 12 yaşında babam Burhan Kutluay, elimden tuttuğu gibi beni Fenerbahçe Basketbol Okuluna teslim etti. Basketbolla tanışmam ve başlamam böylece gerçekleşmiş oldu. Spora ve basketbola başlamamda en büyük etken ailem olmuştur. Onların sağladığı motivasyon ve özellikle babamın beni spora yönlendirmesi beni sporla bütünleştirdi. Spora küçük yaşlarda başlayanların iyi bir kariyeri olacak diye birşey yok. Tabiiki çok ama çok çalışılırsa, arzu ve istekle yine çalışılırsa kendi kariyerinizi kendiniz belirleyebilirsiniz…

-Sizin spor kariyerinizde en belirleyici unsur ne olmuştur?

Önce sporu sevmek, arzu ve istekle çok ama pek çok çalışmak.Başarıya çok çalışılarak ulaşılacağına inananlardanım. Öncelikle basketbolu çok, ama çok sevmeleri gerekir. Sonra kendilerine bir hedef belirleyerek, çok çalışıp o hedefe varmak için mücadele etmeleri gerekir. Ayrıca disiplinli ve düzenli bir yaşam ve iyi beslenme, başarıya giden yolun en önemli basamaklarıdır. Genç basketbolcu kardeşlerimin sadece basketbolu sevmeleri yetmez, istemeleri, çok çalışmaları ve mücadele etmeleri, karşılarına çıkacak engelleri tek tek aşmaları gerektiğini hiçbir zaman unutmamaları gerekir. Türkiye’de basketbol 2. planda kalan bir spor dalı olmasına rağmen (futbol herşeyden önemli:) önemli yıldızlar yetişti.

-Devamı gelecek mi?

Futbolun gölgesinde kalmasına rağmen basketbolde çok önemli başarılar kazanıldı ve herkesin tanıdığı önemli yıldızlar yetişdi.. Önümüzdeki yıllarda çok büyük yıldız oyuncuların yetişeceğine ve bu yıldız oyuncuların Türk basketbolunu daha da zirveye taşıyacaklarına gönülden inancım var.

- En beğendiğiniz sporcular kimler? (yerli ve yabancı)

En beğendiğim örnek sporcu ve harika insan, basketbolcu Harun Erdenay’dır. En takdir ettiğim ve en beğendiğim yabancı sporcu ise efsane basketbolcu Michael Jordan’dır.

- Engelli basketbolu ile ilgili düşünceleriniz ve bilgileriniz?

Engelli veya engelli olmadığını iddia eden bir çok insanımız! spor yapmıyor. Halbuki hayata küsmeden yaşamanın verdiği sevinçle her insan yaşamına renk katacağı, mutluluk ve keyif vereceği sporun her branşı ile kesinlikle bütünleşmelidir. Basketbol o kadar zor bir spor ki o topu eline alan, potaya atan, parkelerde dribbling yapan, basketbola zaman ayıran her insana saygı duyarım.

-Engelli Basketbol kulüpleri olması sizce doğru mu? Running Basketbol kulüplerinin engelli şubeleri olması diğer bir alternatif olabilir mi? Engelli sporu için neler yapılabilir?

Önce, önemli olan insanın kendisini tanıması sonra kendisini nasıl görüp veya görmediğidir. Sonra, kendisini engelli, engelsiz veya engelli olmadığını iddia eden bir çok insan için spor kulübleri açılmalı belki de her mahallenin her hangi bir spor branşını seçen insanlarının takımı olmalıdır. Bence basketbol oynayan, atletizim yapan, yüzme yarışlarına katılan, spor yapmayı başaran her insan için engel hiç mi hiç yoktur.

-Engelli basketbolculara verebileceğiniz tavsiyeler neler?

Beni hayata bağlayan, mutlu eden ayrı bir keyif veren unsurların başında spor veya basketbol geliyor. Ben daha önceden de belirtiğim gibi engelli olmadığını iddia eden bir çok insan sporun veya basketbolun keyfinden uzaklar. Tüm insanlara tavsiyem “yaşama, hayata ve dünyaya, sporla daha sıkı bağlanın” olacaktır..

Çok teşekkür ediyor ve başarılarınızın artarak devamını diliyoruz.

TÜM RÖPORTAJLAR:

Yükleniyor...