Kastamonulu Stavros Posta
\r\n
Geçtiğimiz ay Atinada Paralimpik Oyunları\ndaydık. 138 ülkeden 3.969 sporcunun katıldığı oyunlarda , yaklaşık 8.750 gönüllü yer aldı. Bunların da yüzde 95i Yunanlıydı.
\r\nOlimpiyat Köyü
\r\nOlimpiyat Köyü\nde kalan sporcuları bir gün önceden haber vererek ve kaydınızı yaptırarak ziyaret edebiliyorsunuz. Biz de öyle yaptık. Yanımızda Bedensel Engelliler Spor Federasyonu Başkanı Demirhan Şerefhan ve Milli Paralimpik Komitesi Koordinatörü Fatoş Çoşkunla köyden içeri girdik.
\r\nFatoş yolda gönüllülerden birinin annesinin Türk olduğunu , Türkiyeyi çok sevdiğini söyledi. Gerekli kontrollerden sonra içeri girdiğimizde karşımızda Stavros Passarisi bulduk. Bizim de Türk olduğumuzu öğrenince boynumuza sarıldı ve konuşmaya başladık.
\r\nSavaş yüzünden göç
\r\nStavrosun annesi 1915 yılında Kastamonu da dünyaya geliyor. 1922 de Yunanlılarla Türkler savaşmaya başlayınca aile Yunanistana göç ediyor. O zamanlar annesi 7 yaşında. Yıllar geçiyor , bir Yunanlı ile evleniyor ve Stavros dahil 5 çocuk dünyaya geliyor. Stavrosun babası ise Yunan.
\r\nGeçen zaman içinde , Stavrosun içinde annesinin memleketi olması dolayısıyla Kastamonuya karşı inanılmaz bir özlem başlıyor. Bugüne kadar 4 defa Kastamonuyu ziyaret etmiş. Bir gelişinde kız kardeşlerini de getirmiş. En son gelişi ise 10 sene öncesine dayanıyor.
\r\n\\ Kabahat politikacılarda \\
\r\nStavros , Yunanistan ile Türkiye arasındaki sorunların çözümünün zorlaşmasını, bu iki ülkenin neden dostça birlikte yaşamayı bir türlü sağlayamadığını anlayamıyor. \\Bütün kabahat politikacılarda \\ diyor ve ekliyor. \\ Bizim halk olarak Türkiye ile hiçbir problemimiz yok. Hele de benim . Elimden gelse yarın Avrupa Birliği\ne girmesini sağlarım. Bir arada dostça yaşarız \\ .
\r\n7 hafta gönüllü olmuş
\r\nStavros hem Olimpiyatlarda hem de Paralimpiklerde toplam 7 hafta gönüllü olarak çalışmış. Daha çok da Olimpiyat Köyü\nde görev alıyor. Böylece dünyanın birçok ülkesinden gelen insanlarla birlikte olup , onlara yardım etmekten keyif alıyor.
\r\nAmerikaya kızgın
\r\nStavros \\ Bence Türkiye ile Yunanistanın arasını Amerika açıyor. Onların işine gelmiyor bizim birlikte hareket etmemiz. Her şeye karışıyorlar. \\ diyor.
Bir dokuma fabrikasından emekli olan Stavrosa \\ Bu görüşmemiz POSTA Gazetesi\nde yayınlanacak. Bu gazete Türkiye\nin en çok satan gazetesi. Sen de birkaç hafta sonra Türkiyede meşhur olacaksın. Türkiye ye davet etsek gelir misin ? \\ diye soruyoruz . Bir anda gözleri parlıyor ve \\ Memnuniyetle gelirim , ne zaman isterseniz gelirim \\ diyor. Biz de \\ O zaman hazır ol. Önümüzdeki yıl mayıs ayında Dr. Trawinski Uluslararası Tekerlekli Sandalye Basketbol Şampiyonası İstanbulda yapılacak. Sen de onur konuğumuz olarak bizlerle birlikte olacaksın \\ diyoruz.
Stavrosun aklına ilk gelen \\ İstanbulu çok seviyorum. Ama böyle bir şey olursa oradan muhakkak Kastamonuya giderim. Kastamonu\nun benim hayatımdaki rolü ve bu şehre bağlılığım çok farklı \\ demek oluyor.
\r\nFotoğraf albümü
\r\nStavrosun elinde bir fotoğraf albümü var. Albümün içinde Kastamonuda çektiği fotoğraflar var. Bunların hepsi bir şekilde Kastamonu ile ilgili. Örneğin bir fotoğrafta kentin girişindeki Kastamonu ili tabelası, üzerinde Kastamonu Belediyesi yazan bir otobüs var. Sokakta çektiği fotoğraflar ve oynayan çocuklara varana kadar 20- 25 fotoğraf var albümde. Belli ki Stavros devamlı fotoğrafları yanında gezdiriyor. Ayrılırken kendini tutamıyor ve yaşlı gözlerle boynumuza sarılarak \\ Beni çok mutlu ettiniz. Sizinle konuşurken kendimi Kastamonu da gibi hissettim \\ diyor. Belli ki Stavros annesinden çok etkilenmiş Türkiye ve Türkler deyince aklına önce Kastamonu geliyor.
\r\nÖnümüzdeki yıl geldiğinde , belki kendisine İstanbulu da sevdiririz.
\r\nDUYURU
\r\nTürk Sinemasının unutulmaz isimlerinden Hülya Koçyiğitle yapılan sıcacık bir söyleşiyi www.tesyev.orgda okuyabilirsiniz.
\r\nGÜZEL SÖZ
\r\nZafere ilave edilecek yegane süs tevazudur.
\r\nDuclos